140 yıllık efsane sona mı eriyor?

omer

 

Sabuncakis, dört kuşaktır İstanbul’un çiçekçisi. Hikâyesini dinlemek için Şişli’deki şubesine gittik ve bu aralar işlerin karışık olduğunu öğrendik. Markanın günümüz  temsilcisi İstirati Sabuncakis’in kızı Evi Sabuncakis’in markayı tek elde toplamak istemesi, ortaklar arasında anlaşmazlığa sebep olduğu iddia ediliyor. 

TUĞBA KAPLAN – 05 Ocak 2013

Sabuncakis İstanbul’un en köklü çiçek markalarından biri. 1874 yılından bu yana hizmet veren, 4 ortağı, İstanbul’da 7 ayrı şubesi, ülkenin farklı yerlerinde serası bulunan Sabuncakis’te 6 aydır bir hareketlilik söz konusu. Bu durumun 6 ay önce vefat eden dördüncü kuşağın son temsilcisi İstirati Sabuncakis’in ilk eşinden olan kızı Evi Sabuncakis’in bütün ortakları feshedip markayı kendi kontrolüne almak istemesi olduğu iddia ediliyor. Anlaşmazlığa sebep olan bu durum hukuki boyuta taşınmış. Herkes gibi, ortaklar da sürecin nasıl sonuçlanacağını merakla bekliyor. Hatta bu bekleyiş akıllara, Sabuncakis efsanesinin sona mı ereceği sorusunu getiriyor.

Hukuki süreç devam ederken, Sabuncakis Çiçekçilik’in birinci derece ortağı ve İstanbul’daki iki köklü şubenin sahipleri Ömer ve Eyüp Daştan kardeşler ile görüşmek üzere Şişli’deki dükkânlarına gidiyoruz. Eyüp Daştan acil işi çıktığı için görüşmeye katılamadı. Hikâyelerini ve son durumu Ömer Daştan’dan dinledik. Sabuncakis’le ilgili en çok merak edilen konulardan biri de Çengelköy’deki 10 dönümlük çiçek bahçesinin akıbeti. Daştan, seranın satılıp yerine toplu konut yapılacağı iddialarını duyduğunu ama doğru olmadığını söylüyor. Zira bu sera kiraya verilmiş ve hali hazırdaki işlevi başkaları tarafından sürdürülüyor.

omer-2

 

Bahçıvan Sakız Adası’ndan, sera Fransa’dan

Sabuncakis Çiçekçilik’in hikâyesi 1870’lerde Girit’ten Midilli’ye, oradan da İstanbul’a göç eden İstirati Sabuncakis’le başlıyor. İstirati’nin babası, Girit’te bitki kökleri ve çiçeklerden elde ettiği esanslarla sabunlara güzel koku veren ünlü bir sabun imalatçısıdır. Ailenin soyadı, dede İstavro Sabuncakis’in bu mesleğinden geliyor. İstirati Sabuncakis İstanbul’a gelince, şehirdeki iki çiçekçiden birinin yanında çıraklığa başlar ve 1874’te Beyoğlu’ndaki Aynalı Pasaj’da şube açar. Daha sonra Pera’daki 366 ve 304 numaralı dükkânları alıp Lorando Çıkmazı’nın başındaki dükkânları da kiralar. İstanbul’un en büyük çiçekçisidir artık. Çiçek, kız istemek gibi önemli bir amaç için alınacaksa İstanbul dışındakiler bile Sabuncakis’e gelir. Sakız Adası’ndan bahçıvanlar, Fransa’dan seralar getirtilir. İstirati Sabuncakis’in ölümünden sonra, firmayı o zamana dek başka işlerle uğraşan oğulları Bay Yorgi ve Bay Koço devralır.

6-7 Eylül talanına rağmen, mesleğe devam eden, İstanbul’dan sonra ilk şubesini Selanik’te açan Sabuncakis’in ünü Cumhuriyet’in ilk yıllarında yeni başkent Ankara’ya kadar yayılır. Buradaki tören ve kutlamalara çelenkler hazırlayan Sabuncakis firması için Ankara Ekspresi’nde bir yük vagonu tahsis edilir. 1930’larda, Atatürk’ün emri ile kendilerine Ulus’taki Özel İdare binalarında bir yer verilir ve oğullardan Yorgi Ankara’ya gönderilir.

omer-1

İstirati Sabuncakis ve Ömer Daştan (soldan 2. ve 3.),  Malta’daki ortaklarıyla birlikte.

Firmanın asıl geliştiği yer ise İstanbul olur. 1940’ta Beyoğlu’nda açılan dükkânı, 1945’te Galatasaray şubesi izler. Yorgi Sabuncakis 1955’te Beyoğlu’nda, bugünkü Çetinkaya Mağazaları’nın yerini satın alır. Bu yıllarda Bay Yorgi’nin oğlu İstirati Sabuncakis (torun) yöneticilik yapmaya başlar. Tadilat sürecinde ailedeki kuşak çatışması artar. İstirati, dekorasyonu Viyana Teknik Üniversitesi mezunu bir arkadaşına yaptırmak ister. Talep edilen ücrete kızan babası, arkadaşını dükkândan kovar. Dekorasyonu kendi tamamlar. 1955 Haziran’ında açılan dükkân, üç ay sonra, 6-7 Eylül olaylarında talan edilir. “Bazıları bıraktı gitti dükkânını. Biz kalanlar arasındaydık.” diyen İstirati Sabuncakis, bir süre sonra babası ve ağabeyinden ayrılır. Ortak bulur, kendi işini kurar. 1961’de Kadıköy, 1966’da Bakırköy, 1971’de Şişli, 1973’te Yeşilköy, 1974’te Caddebostan, 1981’de Göztepe semtlerindeki şubeler açılır. Günümüzde firma 7 ana şubesi ve 4 ortağıyla hizmet vermeye devam ediyor.

‘Çocukluğumdan beri bildiğim ilk ve tek çiçekçi Sabuncakis’

Şişli Camii’nin hemen yanında bulunan Sabuncakis’in farkını, içeri girer girmez hissetmek mümkün. Önce mevsiminde daha bir güzel kokan sümbül ve orkide kokuları karşılıyor. Sonra bütün kızıllığıyla Güney Afrika’dan getirtilen Ekvador gülleri gözleri kamaştırıyor. Ömer Daştan, bu işi yapmak için İrlanda’ya çiçek okuluna gidip eğitim aldığını belirterek başlıyor sözlerine. “Aslında o kadar basit değil bu işi yapmak. Çiçeklerin renk-koku uyumu, sepet-aksesuar kombinasyonu hepsi ayrı işçilik istiyor.” diyor. İstirati Sabuncakis’in sözlerini anımsıyor bir an. “Bir çiçeğe usta eli değdiğinde değeri iki misline çıkar.” Dükkâna giren bir müşteriye hazırlanan çiçeği süslerken gerçekten de öyle olduğunu görüyoruz. Hollanda’dan ithal edilen açık lila, ortası benekli vanda çiçeğinin haşmeti ve güzelliği yanına iliştirilen aparat ve süslerle başka bir hal alıyor. Çiçeği satın alan orta yaşlardaki hanımefendi, ‘yol üzerinde birçok çiçekçi olduğu halde neden Sabuncakis?’ sorusuna, “Ben İstanbul’a ortaokulda geldim. O günden bu yana bildiğim ilk ve tek çiçekçi Sabuncakis’tir.” cevabını veriyor.

Uluslararası çiçekçilik

Ömer Daştan ile gelen telefonlardan ve müşterilerden fırsat buldukça konuşmaya devam ediyoruz. Tarzı ve üslubuyla eski bir İstanbullu Rum beyefendisi gibi görünen Daştan’ın, aslen Sivaslı olduğunu öğrenmek günün sürprizi oluyor. Çocukluğundan beri Sabuncakis ailesi ve Rum dostlarıyla beraber yaşadığı için aksanı onlara benzemiş.

Sabuncakis’te sümbül, lale, orkide, vanda gibi birçok çiçek ve bitkiler Hollanda ve Güney Afrika’dan ithal ediliyor. Firmanın Antalya Alara’daki 250 işçi istihdam eden serası ise dünyaya karanfil satıyor. Daştan, uluslararası iki çiçek kuruluşunu İnterflora ve Teleflor’u çiçek ticaretine kazandıran İstirati Sabuncakis sayesinde uluslararası çalıştıklarını, iki grubun da Türkiye temsilcisi olduklarını söylüyor. Ortaklar arasındaki anlaşmazlık devam ederken, hukuki sürecin nasıl sonuçlanacağı ve dört kuşaktır İstanbul’un nadide çiçekçisi olan Sabuncakis’in varlığını nasıl devam ettireceği merak konusu.

[email protected]

 

Tuğba Kaplan

Gazeteci/ Aksiyon Dergisi Politika, Sosyoloji, uluslararası ilişkiler, medya ve kültür dünyasından ünlü isimlerle gündemle ilgili aktüel röportajlar yapmaktadır. Ayrıca gündeme dair konuları farklı yönleriyle ele alan dosyalar hazırlamaktadır.

You may also like...

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Şu HTML etiketlerini ve özelliklerini kullanabilirsiniz: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>