Medya Derneği ve uluslararası gazetecilik kuruluşu ICFJ’in düzenlediği atölye çalışması için ülkemize gelen Prof. Sherry Ricchiardi, Türkiye’de son yıllarda gazetecilere açılan davaların endişe verici olduğunu söyledi. Ricchiardi, “Medyanın ne yazıp yazmayacağına sadece askeri rejimin olduğu ülkelerde ve komünizmin olduğu ülkelerde karışılır.” diye konuştu.
TUĞBA KAPLAN – 28 Ocak 2011
Medya Derneği ve uluslararası gazetecilik kuruluşu International Center for Journalists (ICFJ)’in ‘Gazeteciler için medya etiği’ konulu atölye çalışması dün sona erdi. Gazeteciler, üç gün boyunca Türkiye’de medyanın yüz yüze olduğu sorunların tespiti ve basın etiği ilkeleri üzerine alanında uzman kişileri dinledi. Atölye calışması için Türkiye’ye gelen Prof. Sherry Ricchiardi, demokrasinin özgür basın için kaçınılmaz olduğunu vurguladı. Ricchiardi, basın özgürlüğünü yönetim, asker ve politikacılar gibi çevrelerin engellememesi gerektiğini anlattı.
Gazetecilerin iyi işler çıkardıkça karşılaştıkları tehlikenin arttığına dikkat çeken Ricchiardi, yargının gazetecileri davalarla meşgul edip, mesleklerinden usandırmaması gerektiğini dile getirdi. “Baskı altında olmasına rağmen yazmaya devam eden cesur gazetecileri desteklememiz gerekiyor.” diyen Ricchiardi, sözlerine şöyle devam etti: “Gelişen bir demokraside gazeteciler öncü olmalıdır. Özgür bir basın için demokrasi gereklidir. Basın, halkı ilgilendiren konularda gördüklerini ve duyduklarını korkmadan aktarmalıdır.” Ricchiardi, kendi nesillerinin kalıplaşmış fikirleri olduğunu ve medyada değişimi gençlerin gerçekleştireceğine inandığını belirtti.
USA Today Gazetesi’nde uzun yıllar fotoğraf ve grafikten sorumlu yazı işleri müdür yardımcısı olarak görev yapan Frank Folwell ise medya çalışanları olarak az kişiyle çok iş yapılan bir döneme girildiğini vurguladı. Folwell, “Kriz dönemleri aynı zamanda kendini sorgulama ve bir yenilenme dönemi olarak görülmeli, medya çalışanları bu değişim sürecinde değişik alanlarda uzmanlaşmaya çalışmalılar, bir fark oluşturmalılar ve yeni teknolojileri çok iyi takip etmeliler.” diye konuştu.
Irak Savaşı öncesindeki habercilik anlayışını ciddi bir şekilde eleştiren Folwell, sözlerine şöyle devam etti: “Amerikan gazeteciliğinin en kötü zamanı Irak Savaşı’nın hemen öncesiydi, çünkü kitlesel imha silahları haberlerinin bir yalan olduğunu yüksek sesle söylemeliydik. Eğer biz ABD’li gazeteciler olarak görevimizi iyi yapsaydık belki de bu savaş hiç çıkmayabilirdi ve tarihin akışı farklı olabilirdi.” Medya Derneği Başkanı Salih Memecan ve Medya Derneği Genel Sekreteri Deniz Ergürel’in ev sahipliği yaptığı toplantıya Sabah Gazetesi’nden Kutup Dalgakıran, Zaman Gazetesi’nden Selahattin Sevi ile Fevzi Yazıcı, Milliyet Gazetesi’nden Ercan Arslan, Radikal Gazetesi’nden Sertaç Bala, Ajans Sipa Press’ten Ahmet Sel ve Associated Press’ten İbrahim Usta katıldı.
