Meğer ‘tencere-tava’ ne zor üretiliyormuş!

Meğer ‘tencere-tava’ ne zor üretiliyormuş!

TUĞBA KAPLAN

27 Ekim 2013, Pazar

Ünlü şef Arda Türkmen ile bir tencere-tava fabrikası gezdik. 150 yıllık fabrikada tencerelerin birçok aşamadan geçerek raflardaki yerlerini aldıklarını gördük. Türkmen, kendi tasarımı tencerelerin üretimini yerinde inceledi ve yemek-tencere ilişkisinin sırlarını verdi.

Yapmayı sevenler için yemek, şüphesiz bir sanattır. Hele yapılan yemek birilerine sunulacaksa çok daha ciddi hazırlık ve titizlik söz konusu oluyor. Pişirilecek ürün kadar neyin içinde pişirildiği de yapılan yemeğin lezzetini etkiliyor. Bu duygunun bir tencere, tava fabrikasını gezerken daha da pekişeceğini hiç düşünmemiştim. Ama Groupe Seb/Tefal’in Fransa Rumilly’deki fabrikasını gezdikten sonra, tencere ve tavaları hoyratça değil de, daha özenle hatta pamuklara sarıp sarmalayarak kullanmak gerektiği kaçınılmaz. Zira 150 senelik kalıplarla hazırlanan sıradan bir metal parçasının çok sayıda işlemden sonra mutfaklarımıza geldiğini gördük.

‘Tencere-tava hepsi aynı hava’ dedirtip, okuyanların sıkılmasına sebep olmadan işin aslına geçmekte fayda var. 20 bin ürün çeşitliliği olan, her yıl 100 milyondan fazla ürün satan Tefal, Türkiye’deki pazar satışlarını daha cazip hale getirmek için ünlü şef Arda Türkmen’in tavsiyeleriyle Türk kadınlarının kullanımını kolaylaştıracak yeni bir set üretti. Türkiye için hazırlanan paketlerin üzerinde ‘Mutfağınızda şef sizsiniz’ yazan ve Arda Türkmen imzası taşıyan ürünler kasım ayı itibarıyla satışa başlayacak. Türkmen’in kendi restoranlarında da kullanıp test ettiği ürünler her ne kadar ağır olsa da, bunun aslında tabanların daha kaliteli olması için yapıldığını öğreniyoruz.

Tencere-tava, düdüklü tencere ve kek kalıplarının olduğu setin en güzel yanı ise sap ve kulplarının yanmaz-yakmaz, paslanmaz çelik metal oluşu. Plastik saplar aşırı ısı karşısında eriyip, bir süre sonra da deforme olup kullanılamaz hale gelebiliyor. Ürünler arasında ev kadınlarının en çok seveceği ise iki kulplu pilav ve karnıyarık tencereleri. Groupe Seb/Tefal İş Geliştirme Müdürü François Schaefer, “Genelde tek kulplu tencere ve tava üretimlerimiz var. Ancak sırf Türk kadınlar iki kulpluları sevdiği için sahan ve pilav tencerelerini onların tüketim alışkanlığına göre üretiyoruz.” diyor. Bu sözlerin ardından Türkiye’nin 150 ülke içinde Tefal için 12. önemli pazar olduğunu da eklemeden geçmiyor.

Türkiye, düdüklü tencere kullanımında beşinci

Türkiye’de mutfakların bir diğer vazgeçilmezi ise şüphesiz düdüklü tencere. François Schafer, “Siz Türkler gibi biz de yemek yapmayı ve yemeyi seviyoruz. Ev kadınlarının en çok kullandığı ürünün de düdüklü tencere olduğunu biliyoruz. Türkiye, düdüklü tencere için önemli bir pazar. Ciromuz içinde yüzde 17’lik bir paya sahip. Şu anda Türkiye, düdüklü tencere satışında beşinci sırada. Kullanım potansiyeli olarak da yüksek, yakında ilk 3’e girebilir.” sözleriyle, düdüklü tencereye olan ilgiyi özetliyor. Mutfağında hâlihazırda kullandığı ürünler olduğu halde, bir üst modelleri kullanma isteği Türk kadınının klasik özelliği. Tabii bu özelliği pazarlamacıların çok iyi kullandığı da ortada. Groupe Seb/Tefal Pazarlama Direktörü Zümrüt Tamer, “Türk kadını evde daha çok vakit geçirdiği için evindeki ürün en iyisi olsun istiyor. Bir alt ürünü olduğu halde en son çıkanı da istiyor. En iyiyi kullandığında bunu statü atlama olarak görüyor. Geliri az olanlar mutfak eşyasına daha çok para harcıyor.” sözleriyle açıklıyor.

Çizilmeye ve lekeye yok mu bir çare?

Yetkilileri bulmuşken, birçok ev kadınının merak ettiği bir soru soruluyor. Tefal’in ya da genel olarak teflon kategorisindeki pişirme grubu ürünlerini (tencere, tava ve kek-pasta kalıbını) bulaşık makinesinde yıkayamamak… Yıkansa bile çizilmiş halde veya su lekeleriyle çıkması… Soruya Türkiye Pazarlama Direktörü Zümrüt Tamer, hızlı bir şekilde, “Ürünlerimizin hepsinde ‘metal kullanabilir ve bulaşık makinesinde yıkanabilir’ ibaresi var. Çatal bıçak şeklinde değil de metal spatula o kadar zarar vermiyor. Bulaşık makinesinde de kullandığınız deterjana ya da tuza bağlı olarak leke ve çizim oluyor.” şeklinde cevap veriyor. Tabii bu durumda düşünmeden edilemiyor. Bir, spatula metal değil midir? İki, beyaz eşya markalarının önerdiği markalardaki tuz ve deterjanlarda da aynı sorun oluyor. Bu durumda tavaların hâlâ neden çizildiğini anlamamakla beraber, elde yıkamaya devam ederek önlem alınması gerektiği fikri ortaya çıkıyor.

Uzun ömürlü kullanım için tabanlı tencere alın

Şef Arda Türkmen, 1995’ten beri yiyecek-içecek endüstrisinin içinde olan bir isim. Zamanında catering şirketi kurmuş, hâlâ iki restorana sahip biri olarak önerilerine kulak vermekte fayda var. “Bir sebzenin tadını tuzunu daha baştan, kullandığınız tencere-tava ile kaçırabilirsiniz.” diyen Türkmen, bu sebeple kullanılan ürünün önemine dikkat çekiyor.  İmzasını taşıyan Tefal’in ekipmanlarını kendisinin de profesyonel mutfağında kullandığını anlatıyor. Bu ürünleri kullanım kolaylığı ve teknolojileri açısından farklı buluyor. Türkmen’e göre bu yeni serinin önemli özellikleri, aynı zamanda fırına da girebiliyor olması, endüksiyon teknolojisi, çizilmelere karşı dayanıklılığı ve normal kullanımda 5-10 yıla kadar ömrünün olması. Arda Türkmen’in tencere-tava alımında ev hanımlarına bir tavsiyesi ise, “Uzun pişirmeler ve uzun ömürlü kullanımlar için tabanlı tencere alın.” oluyor. Türkmen bir de, “Kadın ya da erkek ne iş yaparsa yapsın eve girdiğinde kendi mutfağının şefidir.” diyor.

[email protected]

Tuğba Kaplan

Gazeteci/ Aksiyon Dergisi Politika, Sosyoloji, uluslararası ilişkiler, medya ve kültür dünyasından ünlü isimlerle gündemle ilgili aktüel röportajlar yapmaktadır. Ayrıca gündeme dair konuları farklı yönleriyle ele alan dosyalar hazırlamaktadır.

You may also like...

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Şu HTML etiketlerini ve özelliklerini kullanabilirsiniz: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>