Türkiye ticari araç pazarı kriz öncesi seviyelerine ulaşırken, üreticiler artan talebe yetişmekte zorlanıyor.
TUĞBA KAPLAN – 13 Ekim 2010
Hollandalı DAF’ın Türkiye distribütörü Tırsan Treyler AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu, Türkiye’nin hem Avrupa’da hem de bölgesinde güçlü hale geldiğinin altını çizerek “Bölgenin getirdiği avantajlar var. Ekonomik olarak devamlı gelişiyor. Yabancı sermayeyi çekiyor. Ulaştırma politikaları devlet politikaları haline gelmiş durumda. Avrupa’da rekabet çok yoğun yaşanıyor. DAF’ın bize daha fazla kota ayırmasını istiyoruz. Daha fazla araç versinler ki biz de satalım. Bu yıl bin 500 araç verselerdi satardık. Türkiye’de talep 2010’un çok üzerinde.” dedi. Şirketin kuruluşunun 33. yılını kutladıklarını belirten Nuhoğlu, bu sürecin 15 yılında ise DAF’ın olduğunu belirtti.
Türkiye ortağı Tırsan’a ziyarette bulunan DAF Kamyonları Yönetim Kurulu Başkanı Başkanı Ron Bonsen de Avrupa’da hızlı bir büyüme içinde olduklarını, Türkiye’nin de kilit pazar olduğunu belirtti. Türkiye’de Tırsan’la yola devam edeceklerini ifade eden Bonsen, “Yurtiçi taşımacılıkta önemli bir ülke olan Türkiye’de pazar payımızı orta vadede yüzde 10’a çıkarmayı hedefliyoruz. Türkiye pazarından çok memnunuz.” dedi. Türkiye’de 1990’lı yılların başında yıllık ortalama 200 adet çekici satarken, Tırsan işbirliği ile satışlarının binli adetlere ulaştığını kaydeden Bonsen, geçen yıl Tırsan’la distribütörlük anlaşmalarını ömür boyu hale getirdikleri bilgisini verdi.
Avrupa’da ağır ticari araç satışları 2008’de 330 bin seviyesinde iken krizin etkisi altındaki 2009’da 160 bin seviyesine geriledi. Bu dönemde DAF’ın Türkiye’ye yatırım yapma gündemlerindeydi. Ancak muhafazakâr büyüme stratejisini benimsediklerine işaret eden Ron Bonsen, “Kumar oynamayı sevmiyoruz. Temkinli bir büyüme gerçekleştiriyoruz. Ticari araca talebin süratle düşmesi sebebiyle Türkiye’ye yatırımı erteledik.” diye konuştu. Bu sayede de 2009’da ağır ticari araç üreticileri arasında zarar etmeyen 2 şirketten biri olduklarını sözlerine ekledi. Avrupa pazarında 2014’e kadar düşük bir büyüme bekleyen DAF, Latin Amerika’daki büyüme trendini göz önüne alarak Brezilya’ya yatırım yapma kararı aldı.
