Çekilin, Makam Aracı Geliyor!

Ankara ve İstanbul gibi siyasetin merkezi olan şehirlerde yaşıyorsanız vay halinize! Ne zaman yola çıksanız bir trafik almış başını gidiyor. Makam araçları, eskort ve kortejlerin arasında kalınca, sadece çileden çıkmıyor, bir daha arabaya binmeme yeminleri ediyorsanız, buyurun beraber dertlenelim.

TUĞBA KAPLAN – 05 Ağustos 2012

Aracınızla trafikte seyir halinde ilerliyorsunuz. Birden dikiz aynasında önünde renkli ışıkların yanıp söndüğü bir araç beliriyor. Yolu açmanız için üst üste gelen korna ve uyarı seslerine bakılırsa, belli ki makam aracı. İçinde kim bilir kim var, bilmiyorsunuz. Bir bakan, milletvekili ya da bir vali, ne fark eder. Zaten sıkışıp kaldığınız trafik, makam aracıyla beraber arkasında bulunan üçten fazla araç ve motosikletin oluşturduğu kortejle iyice çekilmez bir hal alıyor. Mecburen yol açmak zorunda kalıyorsunuz. Çoğumuzun hayatında bir kere mutlaka böyle bir manzaranın tam ortasında çaresiz kaldığı olmuştur.

Ne kadar kızsak da, tartışsak da hâlâ aynı sahneyi görmek ve yaşamak mümkün. Böyle bir durumu sorgulamamak elde değil. Bunun nedenlerini düşünürken, aynen devam edip etmeyeceği de ayrı bir merak konusu.

Sosyolog Yasemin Acarlar, resmi araç kortejlerinin oluşturduğu tablonun arka planında toplumumuzda şimdiye kadar olan devlet algısının yattığını düşünüyor. Bu algıya göre devlet kutsanan, bekası için fertlerin feda edilebileceği, insanların ona her zaman saygı duyması gerektiği bir olgu. Devletin görünen halini, çeşitli kademelerindeki yöneticiler oluşturuyor. Varlığını devam ettirdiği sürece bu kişiler, devletin ağır ve vakur duruşunu vatandaşa hissettirmeleri gerektiğine inanıyor. Hal böyle olunca, hayatın çeşitli alanlarında, farklı manzaralar ortaya çıkıyor. Ona göre, makam sahiplerinin kendilerini gösterme istekleri ve ihtirasları protokolleri, kortejleri daha da çekilmez kılıyor. “Elbette bunların tamamıyla kaldırılması gerektiği gibi bir iddia söz konusu değil.” diyen Acarlar, bu durumun bir şova ve gövde gösterisine dönüştürülmesinden, meselenin özünü bir kenara bırakıp, sadece şekle önem verilmesinden rahatsız.

Yasemin Acarlar, halk için var olduğunu söyleyen bir kesimin, günlük hayatta halktan bu derece soyutlanmasını, halka hizmet ettiklerini söyleyenlerin, onlara sıkıntı vermesini yaman bir çelişki olarak görüyor. Her fırsatta, eskortlar eşliğinde, sefere çıkar gibi şaşaalı kortejler oluşturup vatandaşların sıkıntıya düşürülmesini de fazla buluyor. Yurtdışındaki gibi bakanların, vekillerin bisikletle yolculuk etmesinin beklenmediğini söyleyen Acarlar, “Bu zaten Türkiye gibi güvenlik sorunu olan bir ülke için fazla ütopik olur.” diyor. Bu sorunun giderilmesi için öncelikle güvenlik koşullarının artırılması ve minimum düzeyde kortej kullanılmasının ise çözüm olabileceğini düşünüyor.

Yasa var ama uygulanmıyor

Her problemde olduğu gibi elbette bu da çözümsüz değil. Fakat uygulamada sorun olduğu aşikar. Konuyla ilgili özellikle Ankara Emniyet Müdürlüğü birçok şikâyet geldiğini belirtiyor. Bunun üzerine tüm kamu kurumlarına bu konuda hassasiyet gösterilmesi hususunda İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin imzalı bir yazı gönderiyor. Gönderilen yazıda makam araçlarının trafikte tehlike oluşturduğu ve vatandaşların can ve mal güvenliklerini tehlikeye atabildikleri açıkça ifade ediliyor. Bu konuda vatandaşların da bilinçli olup karşılaştıkları sorunları Emniyet’in internet sitesi bilgi edinme birimi ya da Başbakanlık BİMER’e bildirmeleri gerektiği not düşülüyor. Sadece bununla kalsa iyi. Emniyet yetkilileri, bu araçların “geçiş üstünlüğü hakkını kötüye kullanarak araçlarını kişilerin hayatı, sağlığı veya mal varlığı açısından tehlikeli olabilecek şekilde sevk ve idare edenler hakkında Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddesi hükümlerince gerekli yasal işlemlerin yapılması” talimatını da veriyor.

Makam aracına da binerim, bisiklete de

Danimarka’da politikacılar, mütevazı yaşamlarıyla dikkat çekiyor. Bırakın Başbakan Helle Thorning Schmidt’i, Kraliçe II. Margrethe’nin bile 2-3 arabadan fazla kortejle seyahat ettiği görülmüyor.Kabinenin önde gelen birçok bakanı ve parti başkanları halihazırda bakanlık ve parti binalarına ‘bisikletle’ gelip gidiyor. Bu, onların makam aracı olmadığı anlamına gelmiyor. Elbette bütün bakanların bir makam aracı var. Ancak çoğu bakan mecbur kalmadıkça bu araçları kullanmıyor.

 


Kraliçe Elizabeth trende

Ülkemizde sıklıkla rastladığımız makam araçları, eskort ve kortejlerin trafiği tıkaması gibi bir durum yurtdışında söz konusu bile olmuyor. Özellikle Avrupa ülkelerinde devlet yetkilileri toplu taşıma kullanılması konusunda teşvik ediliyor.

Dokunulmazlıkların olmadığı İngiltere’de kurallar herkes için geçerli. Ambulans, itfaiye, polis ve doktorların acil ulaşımı dışında hiç kimsenin trafikte geçiş üstünlüğü yok. Dünyanın ikinci büyük metrosunun İngiltere Parlamentosu’nun tam karşısında yer alması ise vekiller için bulunmaz nimet. İşe parlamentoya gelirken sık sık metroyu kullanıyor ve kullanmayanları da teşvik ediyorlar. Ülkenin ulaştırma, bisiklete binme ve yürüme bakanlığı bile mevcut. Toplu taşımayı kullanmaları onların bir makam aracı olmadığı anlamına gelmiyor. Araçlarıyla bir yere gidecek olsalar bile korteji tercih etmiyorlar.

Kraliçe II. Elizabeth’in tren yolculuğu fotoğraflarının basına yansıması dünya kamuoyunda yankı uyandırmış olsa da ülkedeki durumu göstermeye yetiyor. Kraliçe’nin sadece gerekli durumlarda bir kortej kullanması da olayın bir başka boyutu. İngiltere’de bakanların, vekillerin toplu taşımayı tercih etmelerinin bir diğer sebebi ise halka daha yakın olmak ve oylarını almak.

ABD Başkanı Barack Obama’nın ülkeyi ziyareti esnasında Cadillac marka 2,6 ton ağırlığındaki zırhlı makam aracı ‘The Beast’ (Canavar), İngiltere’de de trafiğin sıkışmasına neden olmuştu. Bunun üzerine Londra Belediye Başkanı Boris Johnson, konvoydaki her araba için 16 dolar para cezası ödenmesini istemişti.

Fransa’da tehlike şartı var

Fransa’da, cumhurbaşkanı ve bakanların güvenlik korteji hakkı bulunuyor. Milletvekilleri için özel durumlar haricinde böyle bir uygulama yok. Bakanlar ise güvenlik riskinin yüksek olduğu durumlarda kortejle hareket ediyor. Her yere konvoyla gidilmiyor. Ancak Fransa’daki güvenlik konvoyları ekseriyetle 3 araç-2 motosikletli polisten oluşuyor. Cumhurbaşkanı François Hollande, cumhurbaşkanı adayı olmadan önce Paris’te scooter motosikletiyle seyahat ediyordu. Son zamanlarda ülkede yaşanan gerginlikler yüzünden daha fazla kortej ve koruma kullanıyor.

Almanya’da ortak araç havuzu

Almanya’da bir başkanın ya da milletvekilinin kendine özel bir makam aracı yok. Ortak bir havuz var. Eğer araçla gidilecekse oradan talep ediliyor. Trafikte kortejle hareket eden bir belediye başkanı, milletvekili ya da bakan görmek de hayli zor. Ancak ülkeye çok önemli bir ülkenin devlet başkanı geldiğinde, kortejle karşılama oluyor. Resmi ziyaretler dahil belli zamanlarda bile federal ve eyalet yetkilileri makam aracı kullanmıyor. Aksine halkla beraber toplu taşıma kullanılıyor.

Suriye’ye gelin giden kardeşin vasiyeti…

Bir gelin hikâyesi dinliyoruz Suriyeli Ranyah Alavad’dan. Kız kardeşi Özgür Suriye Ordusu’ndan bir askerle evlenmiş geçtiğimiz haftalarda ve yeniden Suriye’ye gitmiş. Gelinlik yerine siyah elbise giymiş, o da ikinci el kıyafet satan bir dükkândan temin edilmiş. Düğün gününü “Tebessüm ederek ama ciğerlerim parçalanarak mayınların arasından gelin gönderdik.” sözleriyle anlatıyor Ranyah Alavad. 10 senedir Ümraniye’de yaşayan kayınbiraderinin yanında kalıyorlar şimdi. Eşiyle, çocuklarıyla altı ay önce gelmiş Türkiye’ye. Suriye’deki evlerinin sürekli basıldığını anlatıyor. “İşgal edileceğini anlamıştık, kaçtık. Her yeri yağmadılar arkamızdan.” diyor. Ramazan’ın nasıl geçtiğini soruyoruz; ilk gününde amcasının oğlunun şehitlik haberini almışlar. O günden beri ilk kez bu iftar vesilesiyle dışarı çıkmış. Bazı tanıdıklarının Suriye’den gelince kendini yabancı hissettiğini söylüyor ve ekliyor: “Türkiye benim gönül vatanım. Ben hiç öyle hissetmedim.”

Çocuklarıma İslamiyet’i anlatmak istedim

Nur, eski adıyla Fortuna Çebi 27 sene önce evlenmiş Türk eşiyle. İngiltere’de öğrenciyken tanışmışlar. Hikâyelerini soruyoruz, cevabı iki kelimede gizli: “Allah istedi!” İngiltere’de geçirdikleri iki senenin ardından eşinin askerliği için Türkiye’ye gelmişler. Aslen Perulu ancak tam bizden biri olmuş. Zaten fırsat buldukça “Ben bir Türk hanımıyım” diyor. Ramazan’da da bol bol misafir çağırıyor, iftarlara gidiyor. Müslüman olması ve örtünmesi ise bundan on sene önce gerçekleşmiş. Uzun yıllar boyunca eşinin herhangi bir baskısı olmadığını anlatıyor. Dönüm noktası, çocuklarının büyümesiyle birlikte onlara hangi dini anlatmalıyım kaygısına düşmesi olmuş. Zira eşi ve çevresindeki herkes Müslümanken kendisi Hıristiyan’dır. Sonra neden İslamiyet’le ilgili kitapları okumuyorum diye düşünür. Namazı araştırırken ve hareketlerini tekrar ederken görür ki çocukları da onu taklit ediyordur. Bu olayın da etkisiyle İslamiyet’i seçmeye karar verir. İlk iş örtünmekle başlar. “Örtününce her şeyden korunduğumu hissettim.” diyor.

Müslüman olmadan önce örtündüm!

Najla Tammy İlhan, Amerikalı bir Müslüman. İslamiyet’i seçme hikâyesini “Teksas’tan Hakikat’e Yolculuk” adıyla kitaplaştırmış. Amerika’daki Müslüman okullar için Efendimiz’i (sas) anlatan ders kitabı yazmış. Hedefinde Arapça öğrenmek var. Amerika’da üniversitede tanıştığı eşi sayesinde Müslüman olduğunu anlatıyor. İslam’ın örtünme farzını Müslüman olmadan evvel yerine getirmiş! Şöyle ki, o zamanlar arkadaş oldukları eşi kendisine İslamiyet’i anlattıkça çok etkilenmeye başlar. Bir gün onun “Örtün var mı?” sorusuyla karşılaşır. Sonra eşi yanındaki şalı başından itibaren üzerine almasını ister. Tabii ki onun bu sorusuna da, isteğine de anlam veremez. Eşi de gerekçesini açıklamaz. Düşünmesi, tefekkür etmesi için fırsat verir aslında ona. Başta garip gelse de hafızasını biraz zorlayınca başındaki örtüyü yadırgamadığını anlatıyor Najla Tammy İlhan. 7 sene evvel Türkiye’ye gelmişler. Çocukları İslamiyet’i solusun istemişler.

[email protected]

Tuğba Kaplan

Gazeteci/ Aksiyon Dergisi Politika, Sosyoloji, uluslararası ilişkiler, medya ve kültür dünyasından ünlü isimlerle gündemle ilgili aktüel röportajlar yapmaktadır. Ayrıca gündeme dair konuları farklı yönleriyle ele alan dosyalar hazırlamaktadır.

You may also like...

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Şu HTML etiketlerini ve özelliklerini kullanabilirsiniz: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>