Her döneme, her yaşa Hizmet Rehberi

Her döneme, her yaşa Hizmet Rehberi

ALİ ÜNAL

TUĞBA KAPLAN

26 Eylül 2014, Cuma

Ali Ünal’ın kaleme aldığı “Risale-i Nur Çizgisinde Âyetlerle Temellendirilmiş Hizmet Rehberi”, hem Kur’an-ı Mucizü’l-Beyan’ı hem de Nur’ları anlama adına düşünce dünyasını harekete geçiriyor.

Bir iman ve Kur’ân hizmeti olan Risale-i Nur hizmetinin öncüsü Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri’nin, İslâm’a hizmetin nasıl olması gerektiği hususunda çok önemli düsturları ortaya koyduğu eseridir ‘Hizmet Rehberi’. Yazar Ali Ünal’ın günümüz Türkçesiyle kaleme aldığı kitap da aynı adı taşıyor. Risale-i Nur çizgisinde, ayetlerle temellendirilmiş bu kapsamlı eser, Fethullah Gülen Hocaefendi’nin “Risale-i Nur’daki her cümleyi Kur’an’dan bir veya daha fazla ayete dayandırabilirim.” sözünün hayata geçirilmiş örneği. Kitabın daha ilk sayfalarında Üstad Hz.’nin (ra) aslında ayrı bir hizmet rehberi yazmadığını öğreniyoruz. Ruhunun ufkuna yürümesinin ardından önde gelen talebelerinden merhum Zübeyir Gündüzalp, Üstad’ın hizmet adına ortaya koyduğu düsturları bir araya getiriyor. Risale-i Nur talebeleri yıllarca bu Hizmet Rehberi’ni rehber kitap olarak kabûl ediyor, okuyor ve okutuyor.

Ali Ünal’ın kitabında Hz. Üstad’ın hizmet rehberi olarak ortaya koyduğu düsturların pek çoğuna kaynak olabilecek âyet-i kerimeler dipnot halinde veriliyor. Dolayısıyla hangi konu, hangi ayette geçiyor ve risalede nasıl ele alınıyorsa bütün bunları aynı anda okuma fırsatı sunuyor. Bu vesileyle çalışmanın tam adı da Risale-i Nur Çizgisinde Âyetlerle Temellendirilmiş Hizmet Rehberi. Kitapta konuların özenle seçildiğini ilk bakışta görmek mümkün. Konuları dallandırıp budaklandırmadan, “ağyarını mani efradını cami” olacak şekilde yapılmış seçimler. Aynı şey ayetler için de geçerli. Şüphesiz ‘bu konuyla ilgili şu ayet de vardı’ diyenler çıkabilir ama kitaptaki ayet seçimleri isabetli olduğu gibi Ali Ünal’ın hem Kur’an-ı Kerim’e hem de Nurlara vukufiyetini gösteriyor. Eserde ayetler Üstad’ın tespit ve düşünceleri arasına ince ince işlenmiş. Belki daha önce defalarca okunan Risalelerin ilgili parçalarını ve ayetleri yeniden keşfetme, hem Kur’an-ı Mucizü’l-Beyan’ı hem de Nur’ları anlama adına düşünce dünyasını harekete geçiriyor. Hizmet Rehberi sekiz bölümden oluşuyor. Birinci bölüm, hizmetin mahiyeti, gayesi ve önemi; ikinci bölüm, hizmetin temel düsturları; üçüncü bölüm, hizmet ve dünya; dördüncü bölüm, hizmet ve siyaset; beşinci bölüm, hizmete mâniler; altıncı bölüm, hizmetin ve hizmette ihmal, fütur ve hataların muhtemel veya muhakkak neticeleri; yedinci bölüm, hizmete hücumlar ve hizmetin muarızları karşısında takınılması gereken tavırlar; sekizinci bölüm, Risale-i Nur yolunun şahısları, bilhassa mânen terbiye adına ihtiva ettiği bazı önemli düsturlar hakkında. Bu bölümlerde geçen Risale-i Nur’larda ele alınan konular ve bu konuların hangi ayetlerle ele alındığına dair örnekler kitabın muhtevasının daha iyi anlaşılmasına yardımcı oluyor.

Hizmetin mahiyeti, gayesi ve önemi

Şüphesiz dine, Kur’an’a ve insanlığa hizmet evvela Allah’a iman, Allah’ı bilme ve sevme ile başlar. 20. Mektup’ta Üstad Hz. bu konuyu “Kat’iyen bil ki: Yaratılışın en yüksek gayesi ve fıtratın en yüce neticesi Allah’a imandır. Ve insaniyetin en yüce mertebesi ve beşeriyetin en büyük makamı, Allah’a iman içindeki Allah ma’rifetidir. Cin ve insanlığın en parlak saadeti ve en tatlı nimeti, o Allah ma’rifeti içindeki Allah sevgisidir.” diye anlatıyor. “Ben, cinleri ve insanları ancak (Ben’i tanısınlar ve) Bana ibadet etsinler diye yarattım.” (Zariyât Sûresi/51: 56), “Rasûl’üm, senden önce hiçbir rasûl göndermedik ki ona, “Ben’den başka ilâh yoktur, öyleyse yalnız Bana ibadet edin!” diye vahyetmiş olmayalım.” (Enbiyâ Sûresi/21: 25) ayetleri bu mevzuu çok güzel özetliyor.

Hizmetin temel düsturları ve Nur talebelerinin vasıfları

Üstad, hizmetin temel düsturları ve Nur talebelerinin vasıfları konusunda birçok risalede çeşitli özellikleri anlatıyor. Onlardan biri de Hutbe-i Şamiye’de bahsi geçen mutlak ve yeise asla yer vermeyen ümit. Konuya ilişkin ayet-i kerimeler şöyle: “Sakın ola ki yılmayın ve tasalanmayın; eğer gerçekten mü’minler iseniz, her zaman için üstün olan sizsiniz.” (Âl-i İmran Sûresi/3: 139) “Allah’ın rahmetinden, rahat ve genişliğe çıkarmasından asla ümidinizi kesmeyin. Şurası bir gerçek ki, O’na inanmayan kâfirler güruhu dışında hiç kimse, Allah’ın rahmetinden, rahat ve genişliğe çıkarmasından ümit kesmez.” (Yusuf Sûresi/12: 87)

Hizmet ve dünya

Risale-i Nur yolunda hizmet ederken dünyalık hiçbir talep ve beklenti içinde olmamak misal ve hikâyelerle anlatılıyor Nurlarda. Kitabın üçüncü bölümü olan hizmet ve dünya kısmında Emirdağ Lahikası’nda “Dünya adına hırs, mü’minler için kaybetme sebebidir” başlığıyla hırs bahsi ele alınıyor. Düşmanlık kadar İslami hayatta en müthiş zararlı hastalığın hırs olduğu anlatılıyor. Konunun geçtiği ayetlerden biri Ankebut Sûresi’nde.

“Ne kadar çok canlı vardır ki, hayatları için gerekli rızkı ne depo edebilmekte ne de yanlarında taşıyabilmektedir. Onların rızkını Allah verdiği gibi, elbette sizi rızıklandıran da O’dur; (dolayısıyla rızık korkusuyla hizmetten, hizmetin gerektirdiklerinden geri durmayın). Çünkü Allah, her şeyi hakkıyla duyandır, hakkıyla bilendir, (sizin ihtiyaçlarınızı da hem duyar, hem bilir). (Ankebût/29:60)

Hizmet ve siyaset

Risale-i Nur yolunda hizmet ve siyaset, kitabın dördüncü bölümü. Burada 22. Mektup birinci mebhasta geçen Üstad’ın ‘Şeytandan ve siyasetten Allah’a sığınırım’ sözleri üzerinde duruluyor. Siyaset yoluyla dine ve ilme tam hizmetin mümkün olmadığından bahsediliyor. Sözler’de “Siyaset yoluyla dine gereken hizmet yapılamaz” bahsi detaylı bir şekilde ele alınıyor. Konuya dair ayet ise Âl-i İmran Sûresi’nde anlatılıyor. “O kimseler ki, bir kısım halk kendilerine, ‘Düşmanlarınız olan insanlar üzerinize gelmek için ordu topladılar; onlardan korkun ve geri durun!’ dediklerinde, bu ancak onların imanını artırdı da, ‘Allah bize yeter; O ne güzel vekildir!’ mukabelesinde bulundular.” (Âl-i İmran Sûresi/3: 173)

Hizmette engeller

Bu bölümde Kur’an-ı Hakim’in talebelerini ve hizmetçilerini ikaz etmek ve aldanmamak için yazılmış olan Hucumat-ı Sitte’de bahsi geçen 6 büyük engel anlatılıyor. Hubb-u cah, korku, tamah, etnik ayrımcılık, enaniyet, rahatlık/tenperverlik altı büyük engel olarak sıralanıyor.

Hubb-u cah: “Zulmedenlere meyletmeyin, destek olmayın. Yoksa size ateş dokunur.” (Hûd Sûresi/11: 113

Korku: “Allah bize yeter. O, ne güzel vekildir!” (Al-i İmran/3:173

Tamah: “Şüphesiz Allah, O’dur bütün rızkı veren, kuvvet sahibi ve Metin.” (Zariyat Sûresi/51:58)

Etnik ayrımcılık: “Ey insanlar! Sizi bir erkekle bir kadından yarattık. Hem de sizi şubeler ve kabilelere ayırdık ki, birbirinizi tanıyasınız. Şüphesiz ki, Allah katında en şerefliniz, takvaca en ileride olanınızdır.” (Hucurât Sûresi/ 49:13)

Enaniyet: “İşte ahiret yurdu; biz onu, yeryüzünde büyüklenmeyenlere ve bozgunculuk yapmak istemeyenlere (armağan) kılarız. (Güzel) Sonuç takva sahiplerinindir.” (Kasas Sûresi/ 23:83)

Hizmette ihmal, fütur ve hataların muhtemel veya muhakkak neticeleri

Hizmetlerin ihmali söz konusu olduğunda ya da hatalar yapıldığında bunların muhtemel neticesi olarak Lem’alar, Barla ve Emirdağ Lahikaları’nda bahsi geçen şefkat tokatları altıncı bölümde anlatılıyor. Konuyla ilgili birçok ayete yer veriliyor. Onlardan biri ise “Başınıza gelen her musibet, bizzat işlediğiniz ve kaydınıza geçen günahlar, (ihmal ve kusurlarınız) sebebiyledir; bununla birlikte O, sizi (her günah ve hatanız sebebiyle cezalandırmayıp,) onların pek çoğundan geçiverir.” (Şûrâ Sûresi/42: 30) ayet-i kerimesi.

Hizmete hücumlar ve hizmetin muarızları karşısında takınılması gereken tavırlar

Risale’i Nur’la kavga edilmez; O, mağlup edilemez, hizmetten kesinlikle vazgeçilmez, Risale-i Nur ve Nur Hizmeti Allah’ın koruması altındadır, Risale-i Nur hizmetinin gücü” gibi Şualar, Kastamonu ve Emirdağ Lahikaları’nda çeşitli bahislerle ele alınan konulara ve ilgili ayetlere kitabın yedinci bölümünde yer veriliyor. Ahzab Sûresi’nin bu ayeti ise örneklerden sadece biri: “Kâfirler ve münafıklara ise (sana yaptıkları, yapacakları İslâm’a ters her türlü tekliflerinde) asla itibar ve iltifat etme. Bununla birlikte, sana verdikleri eza ve cefaya katlan, onların yaptıklarıyla kendini meşgul etme ve Allah’a güvenip dayan. Allah, (güvenilip dayanılacak ve işlerin Kendisi’ne havale edileceği) vekil olarak kâfidir.” (Ahzâb Sûresi/33: 48)

Risale-i Nur yolunun şahısları, bilhassa mânen terbiye adına ihtiva ettiği bazı önemli düsturlar

Üstad Hazretleri’nin Sözler, Şualar, Mektubat, Lem’alar ve Mesnevi-i Nuriye gibi eserlerinde nefs-i emmareyi te’dip, Allah’a giden en kestirme ve en emin yola ulaşma, nefsi tezkiye, kalbi tasfiye, ruhu tenmiye adına anlattığı bahisler sekizinci bölümde anlatılıyor. Bu konularla ilgili ayetler ise; “Nefislerinizi temize çıkarmayın, kendinizi hatasız, günahsız görmeyin. (Necm Sûresi/53: 32) Allah’ı unutup da, Allah’ın da kendilerine kendilerini unutturduğu kimseler gibi olmayın!” (Haşir Sûresi/59: 19) “Sana gelen her bir iyilik Allah’tandır. Başına gelen her bir fenalık ise nefsindendir.” (Nisâ Sûresi/4: 79) “O’nun Vechi [Zâtı ve rızası] dışında her şey yok olup gitmeye mahkûmdur.” (Kasas Sûresi/28: 88)

Tuğba Kaplan

Gazeteci/ Aksiyon Dergisi Politika, Sosyoloji, uluslararası ilişkiler, medya ve kültür dünyasından ünlü isimlerle gündemle ilgili aktüel röportajlar yapmaktadır. Ayrıca gündeme dair konuları farklı yönleriyle ele alan dosyalar hazırlamaktadır.

You may also like...

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Şu HTML etiketlerini ve özelliklerini kullanabilirsiniz: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>